19 Mart 2021 Cuma

SESSİZLİĞİN SESİ : SOUND OF METAL

 



   Merhaba sevgili film severler. Ben Kutlay. Bu hafta da yeni bir yapımla daha sizlerle birlikteyim. Bu hafta ele alacağım yapım, birçok bakımdan özgün bir iş olan Sound Of Metal.

   

   Geçtiğimiz günlerde 93. Oscar ödülleri adayları açıklandı. Normalde bildiğiniz gibi adaylar aralık sonu gibi açıklanır, şubatın son haftası da ödüller sahiplerini bulurdu. Fakat, son bir yıldır içerisinde bulunduğumuz pandemi durumu tüm hayatı etkilediği gibi Oscar ödüllerini de etkiledi. Adaylar Mart ayında belli olurken, ödüller ise 25 Nisan 2021 de verilecek. Ertelenme yaşanmasının sebebi ise, ödül törenini dijital ortamdan değil de yine sahnede düzenlemek içindi. Fakat bu durum hala netleşebilmiş değil. İlerleyen yazılarımdan birinde Oscar favorilerimi de açıklayacağım bir yazım olacak fakat bu seneki adaylarla ilgili birkaç şey söylemek istiyorum. Artık dijital film ve dizi platformları sinemayı da ele geçirmiş durumda. Bu sene Netflix yapımı olan Mank filmi 10 dalda aday olurken, yine aynı platformun başka bir yapımı olan Chicago Yedilisinin Yargılanması filmi de "En İyi Film" kategorisinde aday oldu. Beni şaşırtan başka bir Netflix yapımı ise Eurovision Song Contest: A Story Of Fire Saga filmi oldu. Çünkü filmin şarkılarından birisi olan, Moly Sanden'in seslendirdiği " Husavik (My Town - Benim Şehrim) " şarkısı "En İyi Film Şarkısı" dalında aday oldu. Ve ben güçlü bir aday olduğunu düşünüyorum. Bugün değerlendirmesini yapacağım film olan Sound Of Metal ise başka bir dijital platform olan Amazon'un orijinal filmi. İlerleyen yıllarda bu platformların sinema sektöründe daha da fazla söz sahibi olacağını düşünüyorum. 

  

  Sound Of Metal, ülkeyi karavanla dolaşan, metal müzik yapan ve aynı zamanda sevgili olan Ruben ve Lou'nun hayat hikayesini konu alıyor. Lou solist iken, Ruben ise bateristtir. Fakat bir gün Ruben'in sesleri boğuk duymasıyla hayatları alt-üst olur. Ruben duyma yetisini tamamen kaybeder ve işitme engelliler için hizmet veren bir yatılı okulda hayatını sürdürmeye başlar. Sevgilisi Lou ise kurallar gereği onunla yaşamayacağı için babasının yanına taşınır. Bu süreçten sonra Ruben'in hayata tutunma mücadelesini izliyoruz. Aslında filmi izlemeye başlamadan önce filmle alakalı bir yazı yazma fikri aklımda hiç yoktu fakat filmi bitirdikten sonra film hakkında bir şeyler yazmak istedim. Filmin sonunda birçok duyguyu bir arada yaşıyorsunuz. Özellikle filmin sinematografisi ve ses kurgusu beni çok etkiledi. Film 5 dalda Oscar adayı. En iyi filmde Mank filminden sonra ikinci adayım. En iyi erkek oyuncu dalında ise Riz Ahmed'in Gary Oldman'ı en çok zorlayacak isim olduğunu düşünüyorum. Bu arada şunu da belirtmek isterim ki, geçtiğimiz yıllarda Venom filminde filmin kötü karakterini canlandıran Riz Ahmed'in o dönemki oyunculuğunu hiç beğenmemiştim. Bu süreçte oyuncunun kendisini iyi geliştirdiğini düşünüyorum. Bu filmin adaylığının en net olduğu kategorisi ise "En İyi Ses Miksajı" kategorisi. Bence kesinlikle ödülü alacaktır. Özellikle karakterin, ortamda müthiş bir ses ve karmaşa varken sadece sessizliği duyduğu sahneler çok etkileyiciydi. Film, gerçek bir sanat filmi tadında olmasına rağmen sizi hiç sıkmıyor ve hikayenin içerisine sizi kolaylıkla alıyor. Filmin yönetmenlik koltuğunda ise daha önce pek fazla bilinen bir başarısı olmayan Darius Marder var. Film, İMDB'den ise  7.8/10 puan almış. Benim filme puanım ise 8/10 . Haftaya başka bir filmle daha tekrar görüşmek dileğiyle. Şimdilik hoşçakalın!



                                                              Kutlay ZEREY









 

12 Mart 2021 Cuma

ÖZGÜRLÜK UĞRUNA ADANAN BİR RUH : SPARTACUS

 


  Merhaba sevgili okuyucularım. Ben Kutlay. Bu hafta özel bir yazıyla sizlerle birlikteyim. Bu makale, blog sayfamızın 100. inceleme makalesi olacak. Ben de bu özel yazı için, benim için özel bir yapım olan Spartacus dizisini seçtim. Ve bu diziyi değerlendireceğim.


 Spartacus, gerçek hayatta da Roma İmparatorluğu döneminde yaşamış olan bir isyankar ve gladyatördür. Dizi incelemesine geçmeden önce size birazcık Spartacus 'ün hayatından ve o dönemin Roma imparatorluğundan bahsetmek istiyorum.


1 - Spartacus Kimdir?

 Yazının başında da belirttiğim gibi Spartacus, Trakya doğumlu bir isyankar ve gladyatördür. Tam olarak hangi tarihte doğduğu belli olmamakla beraber, gerçek adı da bilinmemektedir. Kendisi Roma ordusu için taşralarda süre gelen isyanları bastırmakla görevli bir askerken, yaşadığı birkaç kötü hadiseden sonra Roma'ya isyan eder ve Galyalı dostları Crixus, Gannicus, Oenomayus ve Agnor ile beraber Roma'ya karşı bir isyan başlatır. Başta küçük çaplı olan bu isyan zamanla Roma tarihi içerisinde yer alan en büyük köle ayaklanması olan 3. Köle Savaşı'na sebep olur. 


2 - Üçüncü Köle Savaşı Döneminde Roma

 3. Köle Savaşı başladığında Roma İmparatoru, tarihin en ünlü kişiliklerinden birisi olan IULUS CAESAR (Sezar) 'dır. Dolayısıyla Roma imparatorluğu İmparator Neron'dan sonra en çok savaşın meydana geldiği ikinci dönemini yaşamaktadır. O dönem Roma, bir yandan kuzeyde Pontus Rum İmparatoru Mithridates ile uğraşırken, güneyde ise köle ayaklanmasıyla uğraşmaktaydı. Kuzeyde savaşan orduların komutanı Sulla iken, güneyde savaşan orduların komutanı ise Gaius Cladius Glaber'dir. İşte biz de bu dizinin ilk bölümlerinde komutan Glaber ve Spartacus arasında kıvılcımlanan savaşın ilk belirtilerini görüyoruz. Bu savaşta 65 bin roma askerine karşılık (50 bin lejyon, 3 bin milis ve 12 bin diğer birlikler) 120 bin isyancı katılmıştır. Her ne kadar isyankarların sayısı 2 kat fazla olsa da savaş tecrübesi ve teknikleri sebebiyle savaşı açık ara Roma ordusu kazanmıştır. 


3 - Dizinin Çekim Süreci

  Spartacus dizisinin yapım süreci de baya sancılı geçti. Çünkü dizinin ana karakteri  Spartacus'ü oynayan Andy Withfield 1. sezon devam ederken kansere yakalandı ve dizi ara vermek zorunda kaldı. Andy, kanseri yense de ikinci sezon sadece 6 bölümlük flashbacklerden meydana geldi. Tam 3. sezon çekimleri başlayacakken Andy Whitfield'ın kanseri nüksetti ve ünlü oyuncu 2011 yılında vefat etti. Dizinin ana haklarını elinde bulunduran Starz kanalı bir süre yeni bir oyuncu aradıktan sonra Liam Mcintyre ile anlaştı ve son iki sezonda bu aktörü Spartacus olarak gördük. Bana kalırsa çok da iyi iş çıkardı. 


  Spartacus, 2010-2013 yılları arasında yayınlandı. Ve özellikle savaş sahnelerinde kullanılan çekim teknikleri ve efektler (özellikle kan efektleri) o dönem milyonlarca izleyeni çok etkilemişti. Savaş sahnelerinde kullanılan teknikler ve efektler, Zack Snyder'in 2007 yapımı 300 Saprtalı filminden ilham alınarak yapıldı. Ki 300 spartalı filmi birçok anlamda o tarz filmler için bir örnek emsal etmektedir. Spartacus'e dönecek olursak; dizi bize Crixus , Gannicus, Doctore ve Marcus Crassus gibi çok önemli tarihi kişilikleri tanımamızı sağladı. Benim diziye puanı 8/10 . Böylece bu blog un 100. incelemesinin de sonuna geldik. Haftaya farklı bir yapımla daha birlikte oluncaya dek, şimdilik hoşçakalın!



                                                     Kutlay ZEREY